İbn Ömer (ra) anlatıyor:
“Peygamber (sav) Ahzâb günü, ‘Kimse ikindi namazını Kurayzaoğulları yurdundan başka yerde kılmasın!’ buyurdu. İkindi namazının vakti gelince bunlardan bazıları, ‘Biz Kurayzaoğulları’na ulaşmadıkça (ikindi namazını) kılmayız!’ dediler. Bazıları ise, ‘Biz (ikindiyi yolda, vakit içinde) kılacağız, çünkü Peygamber (sav) bizden bunu istemedi.’ dediler (ve yolda kıldılar). Sonra bu durum Peygamber’e (sav) anlatıldı ve o bunlardan hiçbirini azarlamadı.”
(B4119 Buhârî, Meğâzî, 31)
Mervân b. Hakem’den nakledildiğine göre:
Ömer b. Hattâb yaralandığında, dedeye düşen miras hususunda onlarla istişare etti ve şöyle dedi: “Ben, dede mirası hakkında bir görüş belirtmiştim. Eğer siz de uygun görürseniz, ona uyun!”
(DM2943 Dârimî, Ferâiz, 12)
Amr b. Âs’ın işittiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur:
“Hâkim, hüküm verirken ictihad eder (gücü nispetinde çaba sarf eder) de sonunda isabetli karar verirse, iki sevap kazanır. Eğer ictihad eder de sonunda hata ederse, bir sevap kazanır.”
(M4487 Müslim, Akdiye, 15)