GÖZÜ, KULAĞI, KALBİ, HAYÂLİ, FİKRİ GİBİ

CİHÂZÂT-I İNSÂNİYE YE DAHİ BİR NEVİ‘ ORUÇ TUTTURMAKTIR!..”

“Ey iman edenler!

Allah’a karşı gelmekten sakınmanız için oruç,

sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı.”

(Bakara Sûresi 183)

“Orucun ekmeli -en mükemmeli- ise, mi‘de gibi bütün duyguları,

gözü, kulağı, kalbi, hayâli,

fikri gibi cihâzât-ı insâniyeye dahi bir nevi‘ oruç tutturmaktır.

Yani muharremâttan -haram şeylerden-,

mâlâyâniyâttan -lüzumsuz şeylerden- çekmek

ve her birisine mahsus ubûdiyete -kulluğa)sevk etmektir.

Meselâ, dilini yalandan, gıybetten ve galiz –kaba- ta‘birlerden

ayırmakla ona oruç tutturmak

ve o lisânı, tilâvet-i Kur’ân -Kur’ân okuma- ve zikir ve tesbih ve salavât

ve istiğfar gibi şeylerle meşgûl etmek (…) gibi

sâir cihâzâta da bir nevi‘ oruç tutturmaktır!..”

(Mektûbât, 29. Mektûb, 252)

Bab-ı Şefkat NUR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir