Hz. Âişe (ra) anlatıyor:

“Bir kadın hırsızlık yaptı ve Hz. Peygamber’e (sav) getirildi. Dediler ki: ‘Ancak Üsâme Resûlullah’a (sav) giderek (bu kadının affedilmesi konusunda) aracılık edebilir.’ Üsâme ile konuştular, o da Hz. Peygamber ile konuştu. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: “Ey Üsâme! İsrâiloğulları, halkın ileri gelenlerinden biri suç işlediğinde onu cezalandırmadıkları ama sıradan biri aynı suçu işleyince ceza tatbik ettikleri zaman helâk edildiler. Eğer (hırsızlık yapan) Muhammed’in kızı Fâtıma bile olsa onun da elini keserdim.”

(N4899 Nesâî, Kat’u’s-sârık, 6)

Ebû Nadre’den (ra) nakledildiğine göre, Resûlullah’ın (sav) teşrîk günlerinin ortasında verdiği Veda Hutbesi’ni dinleyen bir sahâbî şöyle anlatmaktadır:

“Resûlullah (sav) buyurdu ki, “Ey insanlar! Şunu iyi bilin ki Rabbiniz birdir, atanız da birdir. Arap’ın Arap olmayana, Arap olmayanın Arap’a; beyazın siyaha, siyahın beyaza takva dışında bir üstünlüğü yoktur…”

(HM23885 İbn Hanbel V , 411)

Ubâde b. Sâmit’ten (ra) nakledildiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur:

“Allah’ın belirlediği müeyyideleri size yakın olsun uzak olsun herkese olduğu gibi uygulayın. Sakın hiçbir kınayanın kınaması sizi bundan alıkoymasın.”

(İM2540 İbn Mâce, Hudûd, 3)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir