İnsan psikolojisinin sağlıklı kalması, fiziksel sağlık kadar önemlidir ve birçok faktöre bağlıdır. Psikolojik sağlığı korumak ve geliştirmek için aşağıdaki öneriler faydalı olabilir:

  1. Dengeli Beslenme: Fiziksel sağlık, psikolojik sağlığı doğrudan etkiler. Dengeli ve sağlıklı beslenme, vücudun ihtiyacı olan enerjiyi ve besinleri sağlar.
  2. Düzenli Egzersiz: Egzersiz, stresi azaltmaya yardımcı olur, ruh halini iyileştirir ve genel sağlık için önemlidir.
  3. Yeterli Uyku: İyi bir gece uykusu, zihinsel sağlık ve duygusal dengenin korunmasında kritik öneme sahiptir.
  4. Sosyal İlişkiler: Güçlü sosyal bağlar ve destekleyici ilişkiler, zor zamanlarda dayanıklılığı artırır ve yalnızlık hissini azaltır.
  5. Stres Yönetimi: Derin nefes alma teknikleri gibi rahatlama yöntemleri stresi yönetmeye yardımcı olabilir. Özellikle Kur’an-ı Kerim ile ve hassaten Risale-i Nur eserleriyle meşguliyet insan için stres yönetiminde önemli kolaylıklar sağlar.
  6. Hobiler ve İlgi Alanları: Kişisel ilgi alanlarına zaman ayırmak, kişinin kendini ifade etmesine ve stresi azaltmasına yardımcı olur.
  7. Profesyonel Yardım: Psikolojik sorunlarla başa çıkmada profesyonel yardım almak, önemli bir adımdır. Psikologlar, psikiyatristler ve diğer ruh sağlığı profesyonelleri, bireylere destek olabilir.
  8. Öz-Şefkat ve Pozitif Düşünce: Kendine karşı nazik olmak ve olumlu düşünmek, zorluklarla başa çıkmada büyük bir fark oluşturabilir.
  9. Öğrenme ve Kişisel Gelişim: Yeni beceriler öğrenmek ve kendini geliştirmek, özgüveni artırır ve yaşamın anlamını derinleştirir.
  10. Duygusal Farkındalık: Duygularınızı tanıma ve ifade etme yeteneği, sağlıklı ilişkilerin ve içsel huzurun temelidir.
  11. Sınırlar Koyma: Kişisel sınırlar koymak, stresi azaltabilir ve ilişkilerde sağlıklı dinamikler oluşturabilir.
  12. Doğa ile Bağlantı: Doğada zaman geçirmek, zihinsel sağlığı iyileştirir ve stresi azaltır.

Bu öneriler, genel birer rehberdir ve her bireyin ihtiyaçları farklı olabilir. Bu nedenle, kendi benzersiz durumunuza ve ihtiyaçlarınıza uygun çözümler bulmak önemlidir.

Gelin bunlardan bazılarına bakalım 🙂

Dengeli beslenme, fiziksel ve psikolojik sağlık arasındaki doğrudan bağlantıyı vurgular. İyi bir beslenme düzeni, vücudun ve zihnin ihtiyaç duyduğu enerjiyi ve besin öğelerini sağlayarak genel sağlığı destekler. Dengeli bir diyet, aşağıdaki unsurları içermelidir:

  1. Karbonhidratlar: Vücudun ana enerji kaynağıdır. Tam tahıllar, meyveler, sebzeler ve baklagiller gibi kompleks karbonhidratlar, kan şekerini dengede tutarak enerji seviyelerini korur.
  2. Proteinler: Vücut dokularının onarımı ve büyümesi için gereklidir. Et, balık, tavuk, yumurta, süt ürünleri, baklagiller ve tofu gibi kaynaklardan yeterli protein almak önemlidir.
  3. Yağlar: Özellikle omega-3 ve omega-6 gibi esansiyel yağ asitleri, beyin sağlığı ve hücre işlevi için kritik öneme sahiptir. Avokado, fındık, tohumlar ve yağlı balıklar gibi sağlıklı yağ kaynaklarına diyetinizde yer verin.
  4. Vitaminler ve Mineraller: Vücudun düzgün çalışması için gerekli olan vitamin ve mineraller, çeşitli besinlerden alınabilir. Örneğin, C vitamini bağışıklık sistemini desteklerken, B vitaminleri enerji üretiminde önemli rol oynar. Demir, kalsiyum, magnezyum gibi mineraller de kemik sağlığı, kan dolaşımı ve kas fonksiyonu için gereklidir.
  5. Lif: Sindirim sistemini düzenler ve uzun süre tokluk hissi sağlar. Sebzeler, meyveler, tam tahıllar ve baklagiller lif bakımından zengindir.
  6. Su: Vücut fonksiyonlarının düzgün çalışması için su hayati öneme sahiptir. Yeterli hidrasyon, enerji seviyelerini ve konsantrasyonu korur, aynı zamanda toksinlerin vücuttan atılmasına yardımcı olur.

Dengeli beslenme, sadece fiziksel sağlık için değil, aynı zamanda duygusal dengenin ve mental performansın sürdürülmesi için de esastır. Örneğin, yetersiz beslenme, yorgunluk, düşük enerji, depresyon ve anksiyete gibi psikolojik sorunlara yol açabilir. Öte yandan, sağlıklı bir diyet, ruh halini iyileştirebilir, stresle başa çıkmayı kolaylaştırabilir ve genel zihinsel refahı artırabilir.

Dolayısıyla, dengeli ve sağlıklı beslenme, hem bedenen hem de zihnen iyi olmanın temel taşlarından biridir.

Düzenli egzersiz, fiziksel sağlığın yanı sıra psikolojik sağlık için de çok önemli faydalar sağlar. Fiziksel aktivite, vücudun stresle başa çıkma yeteneğini artırır, ruh halini iyileştirir ve genel yaşam kalitesini yükseltir. İşte düzenli egzersizin sağladığı bazı temel faydalar:

Stres Azaltma

  • Endorfin Salgısı: Egzersiz yaparken vücut, doğal ağrı kesici olarak bilinen endorfin hormonunu salgılar. Bu, “koşucunun yüksekliği” olarak bilinen, egzersiz sonrası hissedilen iyilik hali ve mutluluk duygusuna katkıda bulunur.
  • Stres Hormonlarını Azaltır: Fiziksel aktivite, stres hormonları olan kortizol ve adrenalinin seviyelerini düşürebilir. Bu, uzun vadede stres yönetimine yardımcı olur.

Ruh Halinin İyileştirilmesi

  • Duygusal Denge: Düzenli egzersiz, anksiyete ve depresyon semptomlarını hafifletebilir ve genel duygusal dengenin sağlanmasına yardımcı olur.
  • Özgüven ve Kendine Saygı: Fiziksel aktivite ile elde edilen başarılar, özgüvenin artmasına ve kişinin kendine olan saygısının yükselmesine katkı sağlar.

Genel Sağlık

  • Kalp Sağlığı: Egzersiz, kalp hastalıkları riskini azaltır, kan basıncını düşürür ve genel kardiyovasküler sağlığı iyileştirir.
  • Enerji Seviyelerini Artırır: Düzenli fiziksel aktivite, vücudun oksijen ve besinleri daha verimli kullanmasını sağlayarak enerji seviyelerini artırır.
  • Uyku Kalitesini İyileştirir: Egzersiz, daha hızlı uykuya dalmanıza ve daha derin uyumanıza yardımcı olabilir, bu da genel sağlık ve zindelik hissini artırır.

Egzersiz Tipleri ve Psikolojik Sağlık

  • Aerobik Egzersizler: Yürüyüş, koşu, bisiklet sürme ve yüzme gibi aktiviteler, kalp ritmini artırır ve endorfin salgılanmasını teşvik eder.
  • Kuvvet Antrenmanı: Ağırlık kaldırma ve vücut ağırlığı egzersizleri gibi kuvvet antrenmanları, stres yönetimi ve özgüven inşasında etkilidir.
  • Esneklik ve Denge Egzersizleri: Esneklik ve dengeyi artıran egzersizler, stresi azaltmaya ve zihinsel odaklanmayı artırmaya yardımcı olur.

Düzenli egzersiz, zihinsel sağlığı desteklemenin yanı sıra, yaşam kalitesini genel olarak iyileştiren çok yönlü bir araçtır. Her yaş ve yetenek seviyesinden bireyler için uygun egzersiz formaları bulunmaktadır. Önemli olan, kişisel tercihlere ve fiziksel kapasiteye uygun, sürdürülebilir bir egzersiz rutini oluşturmaktır.

Yeterli ve kaliteli uyku, fiziksel sağlığın yanı sıra zihinsel ve duygusal sağlık için de temel bir gerekliliktir. İyi bir gece uykusu, beynin ve vücudun dinlenmesini, yenilenmesini ve ertesi gün için hazırlanmasını sağlar. Uyku sırasında, vücut birçok önemli fonksiyonu yerine getirir:

Beyin Fonksiyonları ve Bellek

  • Bilişsel İşlevler: Uyku, öğrenme, hafıza, karar verme ve problem çözme yetenekleri gibi bilişsel işlevlerin desteklenmesinde kritik bir role sahiptir. Uykusuzluk, bu yeteneklerin azalmasına neden olabilir.
  • Bellek Konsolidasyonu: Uyku sırasında, beynimiz gün boyunca edindiğimiz bilgileri işler ve belleğe kaydeder. Bu süreç, öğrenilen bilgilerin uzun süreli hafızaya aktarılmasına yardımcı olur.

Duygusal Sağlık

  • Duygusal Denge: Yeterli uyku, duygusal reaktiviteyi ve stres tepkilerini düzenler. Uykusuzluk, anksiyete ve depresyon riskini artırabilir.
  • Ruh Hali: İyi bir uyku, daha pozitif bir ruh hali ve genel bir iyilik hissi ile ilişkilidir. Uyku eksikliği, irritabilite ve ruh halinde dalgalanmalara yol açabilir.

Fiziksel Sağlık

  • Metabolizma ve Kilo Kontrolü: Uyku, metabolizmayı ve enerji kullanımını etkiler. Uyku eksikliği, obezite riskini artırabilir.
  • Bağışıklık Sistemi: Yeterli uyku, bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı daha dirençli hale getirir.
  • Kronik Hastalıklar: Kaliteli uyku, kalp hastalığı, diyabet ve hipertansiyon gibi kronik sağlık koşullarının riskini azaltabilir.

Uyku İhtiyacı ve Kalitesi

  • Yetişkinler için önerilen uyku süresi, genellikle gecede 7-9 saat arasında değişir.
  • Uyku Kalitesi de önemlidir. Kesintisiz, derin uyku döngülerinin tamamlanması, vücudun ve beynin yenilenmesi için esastır.

Uyku Hijyeni

Uyku kalitesini ve süresini iyileştirmek için alınabilecek önlemler vardır. İyi bir uyku hijyeni rutini oluşturmak, uyku kalitesini artırmaya yardımcı olabilir:

  • Düzenli Uyku Saatleri: Her gün aynı saatte yatıp kalkmak, vücudun iç saati olan sirkadiyen ritmi düzenler.
  • Rahatlama Teknikleri: Derin nefes alma egzersizleri ve gevşeme teknikleri, uykuya dalmayı kolaylaştırabilir.
  • Uyku Ortamı: Serin, karanlık ve sessiz bir yatak odası, uyku kalitesini iyileştirmeye yardımcı olur.
  • Ekranlardan Uzak Durmak: Yatmadan önceki bir saat içinde elektronik cihazların kullanımını sınırlamak, uyku kalitesini artırabilir.

Yeterli ve kaliteli uyku, zihinsel, duygusal ve fiziksel sağlığın korunması ve geliştirilmesi için vazgeçilmezdir. Uyku sırasında vücut ve zihin yenilenir, bu da genel yaşam kalitesini önemli ölçüde artırır.

Sosyal ilişkiler, insanların fiziksel, zihinsel ve duygusal sağlığı üzerinde derin ve çok yönlü etkilere sahiptir. Güçlü sosyal bağlar ve destekleyici ilişkiler, insanların yaşamındaki stresle başa çıkma kapasitesini artırır, yalnızlık hissini azaltır ve genel yaşam memnuniyetini yükseltir. İşte sosyal ilişkilerin önemi ve sağladığı faydalar üzerine detaylar:

Duygusal Destek

  • Stresle Başa Çıkma: Arkadaşlar, aile üyeleri ve sevilen kişilerden alınan duygusal destek, zor zamanlarda stres ve baskı altında hissettiğimizde dayanıklılığımızı artırır. Bu destek, sorunlarla yüzleşirken bize güç verir ve olumsuz duyguların üstesinden gelmemize yardımcı olur.
  • Yalnızlık Hissinin Azalması: İnsanlar sosyal varlıklardır ve ilişkiler, yalnızlık hissini azaltarak duygusal iyi oluşumuzu destekler. Sosyal bağlar, bireyin topluma aitlik hissini güçlendirir.

Psikolojik Sağlık

  • Mental Sağlık: Araştırmalar, güçlü sosyal ilişkilerin depresyon ve anksiyete gibi psikolojik sorunların riskini azalttığını göstermektedir. Sosyal destek, bireyin zihinsel sağlığını korumasına ve duygusal zorluklarla başa çıkmasına yardımcı olur.
  • Özgüven ve Özsaygı: Destekleyici sosyal ilişkiler, bireyin özgüvenini ve özsaygısını artırır. Kendini değerli ve önemli hissetmek, kişisel gelişim ve başarı için motivasyon sağlar.

Fiziksel Sağlık

  • Sağlık Davranışlarının Teşviki: Sosyal çevre, sağlıklı yaşam tarzı seçimlerini teşvik edebilir. Spor yapma, dengeli beslenme ve sağlıklı alışkanlıklar gibi konularda sosyal destek, bireyin bu davranışları sürdürmesine yardımcı olabilir.
  • Hastalıkların Önlenmesi ve Yaşam Süresinin Uzatılması: Güçlü sosyal ilişkiler, kalp hastalıkları, yüksek tansiyon ve obezite gibi çeşitli sağlık sorunlarının riskini azaltabilir. Ayrıca, bazı çalışmalar güçlü sosyal bağların yaşam süresini uzatabileceğini göstermektedir.

Toplumsal Bağlantı

  • Ait Olma Hissi: İnsanlar sosyal ilişkiler yoluyla topluluklara ve gruplara bağlanır. Bu bağlantılar, bireyin toplum içindeki yerini anlamasına ve genel olarak daha mutlu ve tatmin edici bir yaşam sürdürmesine yardımcı olur.
  • Sosyal Öğrenme: Sosyal ilişkiler, yeni becerilerin ve davranışların öğrenilmesi için bir platform sağlar. Bu, hem çocukların sosyal ve bilişsel gelişimi için hem de yetişkinlerin ömür boyu öğrenme süreçleri için önemlidir.

Sosyal ilişkilerin sağlıklı bir şekilde sürdürülmesi, düzenli iletişim, karşılıklı saygı ve anlayış, empati gösterme ve destek olma gibi unsurları içerir. Sosyal ağların güçlendirilmesi, bireyin genel refahına katkıda bulunur ve yaşamın zor

Öz-Şefkat Nedir?

Öz-şefkat, zorluklar karşısında kendimize karşı anlayışlı ve destekleyici olma pratiğidir. Üç ana bileşeni vardır:

  • Kendine Yönelik Nazik Olmak: Hata yapma veya zorluklarla karşılaşma durumlarında kendimize karşı anlayışlı ve sabırlı olmak.
  • Ortak İnsanlık Duygusu: Zorlukların ve hataların insan deneyiminin bir parçası olduğunu kabul etmek. Bu, bireyin kendini izole ve yalnız hissetmesinin önüne geçer.
  • Farkındalık: Kendi duygusal durumumuzu abartmadan veya inkar etmeden, onlara gerçekçi bir şekilde farkındalıkla yaklaşmak.

Pozitif Düşünce

Pozitif düşünce, olumlu yönler üzerine odaklanma ve olumsuz durumları olumlu bir bakış açısıyla ele alma eğilimidir. Bu, bireyin meydan okumalar karşısında umutlu ve iyimser kalmasını sağlar ve genel ruh halini iyileştirir.

Güzel gören güzel düşünür güzel düşünen hayatından lezzet alır. Bediüzzaman Said Nursi

Öz-Şefkat ve Pozitif Düşüncenin Faydaları

  • Duygusal Esneklik: Kendine karşı nazik olmak ve pozitif düşünmek, zorluklara karşı daha dayanıklı hale gelmeye yardımcı olur. Bireyler, stres ve baskı altında daha sağlam kalabilir.
  • Duygusal İyilik Hali: Öz-şefkatli bireyler, daha düşük stres ve anksiyete seviyeleri yaşar. Pozitif düşünce, genel mutluluk ve memnuniyeti artırır.
  • Kendine Güven: Kendine nazik yaklaşım ve olumlu düşünce, kendine olan güveni artırır ve kişisel gelişimi destekler.
  • İlişkilerde İyileşme: Kendine karşı nazik ve anlayışlı olmak, başkalarıyla daha sağlıklı ilişkiler kurmaya yardımcı olur. Pozitif düşünce, olumlu sosyal etkileşimleri teşvik eder.
  • Problem Çözme: Pozitif bir zihniyet, zorluklar karşısında yapıcı çözümler bulmada yardımcı olur.

Pratik Yollar

  • Günlük Kendine Şefkat Pratikleri: Kendine nazik sözler söylemek, hatalardan dolayı kendini affetmek ve çevresinin ihtiyaçlarını önemsediği gibi kendi ihtiyaçlarını da önemsemek.
  • Pozitif Günlük Tutma: Her gün yaşanan olumlu deneyimleri kaydetmek, pozitif olaylara ve duygulara odaklanmayı artırır.
  • Olumlu Affirmasyonlar: Kendi değerini ve gücünü hatırlatan olumlu ifadeleri düzenli olarak tekrarlamak. Burada enaniyetini güçlendirmek ve firavunlaşmak gerektiğini ifade etmiyoruz. İnsan olarak eşrefi mahlukatsın ve Allah katında değerlisin bu nedenle kendini önemse ve zamanının kıymetini bil…
  • Farkındalık Pratikleri: Anlık farkındalığı artırmak ve negatif düşünceleri objektif bir şekilde gözlemlemek için farkındalık tekniklerini kullanmak.

Kişisel sınırlar, bireylerin kendilerini korumak, kendi ihtiyaçlarına, değerlerine ve tercihlerine saygı duymak için belirledikleri psikolojik, duygusal ve fiziksel sınırlardır. Sağlıklı sınırlar koymak, bireyin neyi kabul edebileceğini ve neyi kabul edemeyeceğini açıkça belirlemesine yardımcı olur, bu da stresin azalmasına ve ilişkilerde daha sağlıklı dinamiklerin oluşmasına olanak tanır. Sınırların belirlenmesi ve sürdürülmesi, kişisel özsaygıyı ve karşılıklı saygıyı teşvik eder.

Sınırların Önemi

  • Özsaygı: Başkalarının ihtiyaçlarını önemsediğimiz gibi kendi ihtiyaçlarınızı ve değerlerinizi önemsemek, kendinize duyduğunuz saygının bir göstergesidir. Sınırlar, bu değerleri korur.
  • İlişkilerde Açıklık: Sağlıklı sınırlar, ilişkilerde açık iletişimi teşvik eder ve yanlış anlaşılmaları önler.
  • Duygusal Enerji Koruma: Sınırlar, kişisel enerjinizi korumanıza ve kendinizi duygusal olarak tükenmiş hissetmekten kaçınmanıza yardımcı olur.
  • Stres Yönetimi: Kendi sınırlarınıza saygı duyulduğunu bilmek, stres ve kaygı seviyelerini azaltabilir.

Sınırların Türleri

  1. Fiziksel Sınırlar: Kişisel alan, fiziksel dokunulmazlık ve gizlilikle ilgilidir.
  2. Duygusal Sınırlar: Duygularınızı korumak, duygusal manipülasyon veya istismara karşı koymakla ilgilidir.
  3. Zihinsel Sınırlar: Fikirleriniz ve inançlarınıza saygı duyulmasını içerir. Başkalarının fikirlerinin sizin düşüncelerinizi belirlemesine izin vermemekle ilgilidir. Kur’an hakikataleri ve Risale-i Nur ile meşguliyet siyasi kavga ve kargaşalardan, dedikodulardan ve dolayısıyla zihinsel bunalımdan uzak durmanızı sağlayacak motivasyonu verecektir.
  4. Zaman Sınırları: Zamanınızı nasıl kullandığınıza dair sınırlar. Bu, iş ve özel hayat arasındaki dengeyi korumakla ilgilidir.

Sınırlar Koyma Pratikleri

  • Kendinizi Tanıyın: Kendi ihtiyaçlarınızı, değerlerinizi ve rahatlık seviyenizi anlayın.
  • Açık İletişim: Sınırlarınızı açık ve saygılı bir şekilde ifade edin. Net ve anlaşılır olmak, yanlış anlamaları önler.
  • Hayır Demeyi Öğrenin: Kendi ihtiyaçlarınıza uygun olmayan durumlarda hayır demek, sağlıklı sınırlar koymada önemlidir.
  • Esnek Olun: Sınırların bazı durumlarda esnek olması gerekebilir. Önemli olan, esnekliğin kendi değerlerinizle uyumlu olmasıdır.
  • Kendinize Saygı Duyun: Kendi sınırlarınıza saygı duymak, başkalarının da bunlara saygı duymasını teşvik eder.

Doğa ile bağlantı, insanların doğal çevrelerle etkileşime geçmesi ve bu süreçte sağladığı faydaları deneyimlemesi anlamına gelir. Modern yaşamın getirdiği stres ve yoğunlukla başa çıkmada, doğada vakit geçirmek etkili bir yöntemdir. Bu, ormanda yürüyüş, bahçecilik veya sadece bir parkta oturmak gibi çeşitli şekillerde olabilir. Doğa ile bağlantının zihinsel sağlık üzerindeki olumlu etkileri bilimsel araştırmalarla da desteklenmektedir.

Doğa ile Bağlantının Zihinsel Sağlık Üzerine Etkileri

  • Stres Azalması: Doğada zaman geçirmek, stres hormonu seviyelerinde gözle görülür bir azalma sağlar. Doğal ortamlar, bireyin kendini daha rahat ve huzurlu hissetmesine yardımcı olur.
  • Duygusal İyileşme: Doğal çevreler, negatif duyguları hafifletmeye ve pozitif ruh halini teşvik etmeye yardımcı olur. Doğa, bireylerin duygusal zorluklardan daha hızlı iyileşmesine olanak tanır.
  • Konsantrasyon ve Dikkat: Doğada geçirilen zaman, özellikle dikkat dağınıklığı ve hiperaktivite bozukluğu (ADHD) olan çocuklarda dikkat seviyelerini artırabilir. Doğal ortamlar, bireyin odaklanmasını ve zihinsel netliğini iyileştirir.
  • Problem Çözme: Doğada vakit geçirmek, problem çözme becerisini artırabilir. Doğal ortamlar, yeni fikirlerin ve çözümlerin keşfedilmesine ilham verir.
  • Psikolojik Esenlik: Doğa ile düzenli olarak bağlantı kurmak, genel psikolojik esenliği artırır. Doğada zaman geçirmek, kişinin kendini daha mutlu, huzurlu ve enerjik hissetmesini sağlar.

Doğa ile Bağlantıyı Güçlendirmenin Yolları

  • Orman Banyosu (Shinrin-yoku): Japon kültüründen gelen bu uygulama, ormanda yavaş yürüyüş yapmayı ve çevreyi tüm duyularla deneyimlemeyi içerir.
  • Doğa Yürüyüşleri: Parklarda, ormanlarda veya dağ yollarında yürüyüş yapmak, doğayla bağ kurmanın basit ve etkili bir yoludur.
  • Bahçecilik: Bitkilerle çalışmak, toprakla temas etmek ve bir şeylerin büyümesine yardımcı olmak, doğayla bağlantıyı güçlendirir.
  • Vahşi Yaşam Gözlemi: Kuş gözlemciliği gibi faaliyetler, doğal dünyayla derin bir bağlantı hissi oluşturu ve bireyin çevresine karşı farkındalığını artırır.
  • Ve tabi ki Tefekkür: Doğada yürüyüş yaparken insanın yaratılış gayesini düşünmek ve dünyaya gönderilmekten dolayı Allah’a hamd etmek başlıca huzur kaynağıdır. Nitekim Cenab-ı Allah bizatihi huzurun kaynağıdır.

Bu temel prensipler her şeyden önce salih bir mü’min olmamızla bağlantılıdır. İnsan olarak nereden geldik ve nereye gidiyoruz sorularını kendimize sormakla, boş ve malayani olarak nitelendirilen meşguliyetleri azaltıp ibadet ve tefekküre daha fazla zaman ayırmakla psikolojik sağlamlık elde edilebilir. Namaz kılan bir müslümanın secde anından almış olduğu huzur ve güveni nereden sağlayabiliriz? Secdelerle huzura ve mutluluğa girebilmemiz duasıyla…

Nurluhizmet.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir