BİR RUHUN ÂB-I HAYATI,

ANCAK NAMAZIN PENCERESİYLE NEFES ALABİLİR!..

“Ruha hayat veren namazın

o geniş hareketini ve âlem-i İslâma yayılmış olan

o intibah-ı ruhanîyi muhataba ihtar edip göstermektir!..

 (İşârâtü’l-İcâz-Bakara,3.ayet)

Evvelâ;

daha başlanğıçta iken, Ezan-ı Muhammediye ile,

huzuru İlâhiye’ye, yani namazın miracına davet ediyor!..

Namaza girişte ise, insanın

kalp ve ruhunu kesretten vahdete, dünya meşgalesinden niyaza,

Yani;

insan ruhunu ulvî bir uyanışa geçirerek

varlığın ve eşyanın meşgale ve işgalinden,

varlığın ve eşyanın hakiki sahibi olan Allah’a çeviriyor…

 “Evet, 

nihayetsiz teessürat ve elemlere maruz ve müptelâve nihayetsiz

 telezzüzâta ve emellere meftun ve pürsevda bir kalbin kut ve kuvveti,

herşeye kadîr 

bir Rahîm-i Kerîmin kapısını niyaz ile çalmakla elde edilebilir.

Evet,

şu fâni dünyada kemâl-i sür’atle vâveylâ-yı firakı koparan giden, 

ekser mevcudatla alâkadar bir ruhun âb-ı hayatı ise,

herşeye bedel bir Mâbûd-u Bâkînin, -Bakî bir sevgilinin-

bir Mahbûb-u Sermedînin -Ezel ve ebed Sultanının- 

çeşme-i rahmetine

namaz ile teveccüh etmekle -yönelmekle- içilebilir!..

Evet, 

fıtraten ebediyeti isteyen ve ebed için halk olunan

ve ezelî ve ebedî bir Zâtın âyinesi olan

ve nihayetsiz derecede 

nazik ve letâfetli bulunan zîşuur bir sırr-ı insanî

zînur bir lâtife-i Rabbâniye

–ruhun cevherlerinden olan kalp, sır, letaif ve vicdan v.s.-

şu kasavetli, ezici ve sıkıntılı,

geçici ve zulümatlı ve boğucu olan ahvâl-i dünyeviye içinde,

elbette teneffüse pek çok muhtaçtır

ve ancak namazın penceresiyle nefes alabilir!..”

(21.söz,2.ikaz)

Bab-ı Şefkat NUR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir