KIZIL İCAZ,

KLASİK VE MODERN MANTIĞI BİR ARADA SUNAN BİR ESERDİR.

Klasik mantık kitaplarında

“İnsan konuşan hayvandır” gibi önermelerle

tümdengelim (dedüksiyn/talil) metodu kullanılarak sınırlı sayıda örnek verilirken,

Üstad, insan vücudundaki hücreleri örnek olarak vermektedir.

Hücrelerden hareket ederek insanın ruh ve maddeden oluşan

bütünü hakkında sonuçlara ulaşılmaktadır.

Bu ise klasik mantıkta kullanılmayan tümevarım metodudur.

Klasik mantık, tümdengelim metodunu tek akıl yürütme yolu olarak kullanmış,

Tüme varım ve temsili (örnekleme) göz ardı etmiştir.

Klasik mantığa yapılan temel eleştirilerden birisi de budur.

Rönesanstan itibaren bir kısım batılı filozoflar,

Tüme varım (istikra, endüksiyon)

metodunu öne çıkarmış ve batıda yaşanan ilmi gelişmeler de

bu metod değişikliğinden sonra olmuştur.

İşte Bediüzzaman, klasik mantığın aksine, tüm varım

ve temsil metoduyla bir kısım sonuçlara ulaşmakta

böylece skolastik düşüncenin hatalarına düşmeyen bir yol ortaya koymaktadır.

Aşağıdaki örnekte insanı,

içerisinde Yasin Suresi’nin yazılı olduğu

Yasin kelimesine benzeterek temsil metodunu kullanmaktadır:

“Bir şahıs ruhuyla birdir, cismiyle bir cemaattir.

Canlı kısımlardan oluşan bir cemaattir.

Öyle ki onun hücrelerinden her bir hücre, beş duyu kuvvetine sahiptir.

Bu şahıs, içerisinde Yasin Suresi yazılmış olan Yasin kelimesi gibidir.

Onun canlılık derecesi ve kuvvetleri cirminin küçüklüğüyle ters orantılı olarak artar.

İstersen insanın duyularıyla bir hücrenin duyularını mikroskopla tartalım.

Bin defa büyütüldükten sonra ancak görülebilen bu küçük canlı,

parmağının başını görür, arkadaşı olan diğer hücrenin sesini duyar,

diğer duyularını ve kuvvetlerini takip eder.

Halbuki bir insan bu küçük canlının parmağını göremez

ve sesini duyamaz.

Maddi yapısının küçüklüğü nispetinde, canlılığı fazlalaşır, sınırlanır ve incelir.”

(Kızıl İcâz)

Gerek Kızıl İcaz’ı ve Ta’likatı inceleyenler

gerekse Risale-i Nurları mantık gözlüğüyle okuyanlar,

Üstad’ın mantıktaki müstesna yerini anlarlar.

Ayrıca Üstad, Kızıl İcaz’da sembolik ve uygulamalı mantığı bir araya getirmiştir.

Hâlbuki Kızıl İcaz’ın yazıldığı dönemde henüz sembolik ve

uygulamalı mantık ortaya çıkmış değildi.

Sonuç olarak Kızıl İcaz, klasik ve modern mantığı bir arada sunan bir eserdir!..

Bab-ı Şefkat NUR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir