Ebû Saîd el-Hudrî’den nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
“Muhakkak siz, önceki ümmetlerin yolunu (âdetlerini) karış karış, arşın arşın takip edeceksiniz. Hatta onlar bir kertenkele deliğine girmiş olsalar siz de onları takip edeceksiniz.”
(B7320 Buhârî, İ’tisâm, 14)
Ebû Hüreyre’nin naklettiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur:
“Hikmetli söz, müminin yitiğidir; onu nerede bulursa, ona (onu öğrenmeye ve uygulamaya) en lâyık olan da odur.”
(T2687 Tirmizî, İlim, 19)
Abdullah b. Amr’dan nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: “…İsrâiloğulları’ndan nakilde bulunabilirsiniz. Bunda bir sakınca yoktur…”
(B3461 Buhârî, Enbiyâ, 50)
Abdullah b. Amr şöyle demiştir:
“Allah’ın Peygamberi (sav) bize sabaha kadar İsrâiloğulları(nın kıssaları)nı anlatır, ancak farz bir namazın vakti girince kalkardı.”
Ebû Saîd el-Hudrî’den nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
“Muhakkak siz, önceki ümmetlerin yolunu (âdetlerini) karış karış, arşın arşın takip edeceksiniz. Hatta onlar bir kertenkele deliğine girmiş olsalar siz de onları takip edeceksiniz.”
(B7320 Buhârî, İ’tisâm, 14)
Ebû Hüreyre’nin naklettiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur:
“Hikmetli söz, müminin yitiğidir; onu nerede bulursa, ona (onu öğrenmeye ve uygulamaya) en lâyık olan da odur.”
(T2687 Tirmizî, İlim, 19)
Abdullah b. Amr’dan nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: “…İsrâiloğulları’ndan nakilde bulunabilirsiniz. Bunda bir sakınca yoktur…”
(B3461 Buhârî, Enbiyâ, 50)
Abdullah b. Amr şöyle demiştir:
“Allah’ın Peygamberi (sav) bize sabaha kadar İsrâiloğulları(nın kıssaları)nı anlatır, ancak farz bir namazın vakti girince kalkardı.”