“Kaynaşmanız için size kendi (cinsi)nizden eşler yaratıp aranızda sevgi
ve merhamet peydâ etmesi de O’nun (varlığının) delillerindendir.
Doğrusu bunda, iyi düşünen bir kavim için ibretler vardır.”-Rum-21
Bu ayet-i kerime ile
eşlerin birbiri için birer nimet olduğunu anlıyoruz…
Eşlerin arasına sevgi ve merhamet konması konusunda
İbn Abbas (r.a)’ın açıklaması şu şekildedir:
“Muhabbetten kasıt kocanın hanımını sevmesidir,
merhametten kasıt ise ona bir kötülük isabet eder korkusunu duyması
ve ona karşı şefkatli olmasıdır.”
Sevginin eşler arasındaki ilişkiye,
rahmetin de bu ilişkinin meyvesi olan çocuğa işaret ettiğine dair açıklamalar da yapılmıştır.
Bu sevgi (meveddet)
ve şefkat (rahmet) sayesinde,
insanoğlunun eşi ile birlikteliği,
hayvanlar gibi sadece şehvetli anlara mahsus değil,
bütün bir hayatı paylaşmak şeklindedir.
Birbirlerine karşı hissettikleri duygunun kaynağı sadece şehevi arzular değil,
çok daha yüce duygulardır.
****
“İşte, Risale-i Nur’un bu mealdeki cümlelerinin mânâsı budur ki:
Bu zamanda aile hayatının ve dünyevî ve uhrevî saadetinin
ve kadınlarda ulvî seciyelerin inkişafının sebebi,
yalnız daire-i şeriattaki âdâb-ı İslâmiyetle olabilir.”
(24. Lem’a)
Meslek ve meşrebimin
dört esasından en mühimi olan şefkat etmek
ve Risale-i Nur’un da en büyük hakikati olan acımak ve merhamet etmeyi,
o validemin şefkatli fiil ve halinden
ve o mânevî derslerinden aldığımı yakînen görüyorum.
“Evet,
bu hakikî ihlâs ile
hakikî bir fedakârlık taşıyan validelik şefkati sû-i istimal edilip,
mâsum çocuğunun elmas hazinesi hükmünde olan âhiretini düşünmeyerek,
muvakkat fâni şişeler hükmünde olan dünyaya
o çocuğun mâsum yüzünü çevirmek
ve bu şekilde ona şefkat göstermek,
o şefkati sû-i istimal etmektir!..” (24.lem’a)
Bab-ı Şefkat Nur